Çarşamba, 07 Cumade’l Ûlâ 1447 | 2025/10/29
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Gazze Savaşı ve Ondan Daha Az Suçlu Olmayan Gizli Yönü!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber - Yorum

Gazze Savaşı ve Ondan Daha Az Suçlu Olmayan Gizli Yönü!

Haber:

"Birleşmiş Milletler'in Gazze'deki Patlamamış Mühimmat Tehlikeleri Konusundaki Uyarıları" başlığı altında El Cezire, Birleşmiş Milletler verileri ve yardım kuruluşlarının saha tahminlerine atıfta bulunarak Gazze Şeridi'ndeki patlamamış mühimmat miktarının 7 bin tondan fazla olduğunu bildirdi.

Raporda belirtildiğine göre tahminler, kapsamlı ve hızlı bir uluslararası mühendislik müdahalesi olmaması durumunda, tüm bu patlamamış mühimmatların temizlenmesinin 20 ila 30 yıl sürebileceğini gösteriyor.

Yorum:

Yahudi varlığının Gazze'ye yönelik iki yıl süren vahşi savaşı, gelip geçici bir dönem değildir; zira resmen ateşkes ilan edilip savaşın sona erdiği açıklanmış olmasına rağmen, bu melun varlık lanetli kirli savaşı sayesinde kendi varlığını sürdürecek araçları da Gazze'ye ekmiştir; dolayısıyla bu iki yıllık savaş boyunca Yahudi varlığı sadece Gazze halkını ve direnişçilerini öldürmeye çalışmakla kalmamış, aynı zamanda Gazze'de gelecekte hayatın devam etmesini mümkün kılacak tüm imkanları da yok etmeyi hedeflemiştir.

Patlamamış mayınlar, bu savaşın geride bıraktığı tek kalıntıları değildir; zira Mimarlık araştırmacısı Lucia Rebolino, El Cezire'ye verdiği röportajda, Gazze'de yaşananların yalnızca insanların soykırımıyla sınırlı olmadığını, aksine "ekosid" (eko-yıkım) olarak da bilinen bir çevre soykırımını kapsayacak şekilde genişlediğini açıklamıştır; araştırmacının röportajda belirttiğine göre, Gazze'de yaşananlar; hastanelerin, okulların, kültür kurumlarının ve diğer yaşam alanlarının "sistematik" olarak hedef alınması yoluyla kentsel çevrenin topyekûn yıkıma uğratıldığı geniş çaplı bir sistematik yıkımdır.Bunlara ek olarak gıda üretimine ve tüketimine yönelik tekrarlanan saldırılar, toprağı ve yaşam alanlarını insan yaşamına elverişsiz hale getirmeyi hedefleyen kapsamlı bir stratejinin parçası olmuştur.Röportajda geçenlere göre; Gazze Şeridi’nin doğu bölgesindeki bahçeler ve tarım arazilerinde kasıtlı tarımsal yıkımın kanıtları gözlemlenmiştir; zira tarım arazilerinin dörtte üçünden fazlası tahrip olurken, bitki örtüsü kaybı %90'a ulaşmıştır; ayrıca bombardıman, buldozerler ve zehirli enkaz nedeniyle toprak tuzlanmış, sular kirlenmiş ve ekosistem zehirlendiği gibi su altyapısı, boru hatları ve atık su arıtma tesisleri ve benzerleri çalışamaz bir hale gelmiştir.

Ancak önümüzdeki günlerde savaş toz bulutları dağıldıkça daha fazlası ortaya çıkacak olan tüm bu korkunç suçlara ve bu varlığın aşırı saldırganlığına ve fesadına rağmen, Müslümanların başındaki rejimler ve yöneticileri görmezden gelmeyi, hatta tüm bunlara gözlerini kapamayı tercih etmişlerdir. Nitekim bu durum, ateşkes anlaşmasının imzalanması sırasında heyetlerin varlığın heyetiyle kucaklaşması anında Witkow'un bahsettiği samimiyet derecesine kadar ulaşmıştır. Aynı şekilde normalleşme ve hiçbir şey olmamış gibi varlıkla bir arada yaşama çabaları da sürmektedir! Dolayısıyla bölgedeki bu varlığın tehlikesini hissetmek ve ondan ve yozlaşmışlığından kurtulmanın yollarını ciddiyetle düşünmek yerine, herkes kendisinden kurtulunması gereken tek bir tehlike üzerinde gizli işbirliği yapmıştır ki bu tehlike de Gazze’nin silahı ve halkının cihadıdır. Böylece Gazze'ye, İkinci Dünya Savaşı sonrasında Almanya'ya muamele edildiği gibi, hatta daha kötü bir şekilde muamele edilecektir; Allah onları kahretsin, nasıl da (haktan) döndürülüyorlar!

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Abdurrahman El-Ledavi

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER