Cumartesi, 18 Şevval 1445 | 2024/04/27
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Rusya’da Hizb-ut Tahrir Gençleri Kendilerine Yönelik Baskılara Rağmen İslam’a Davet Etmeye Devam Ediyorlar!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Rusya’da Hizb-ut Tahrir Gençleri Kendilerine Yönelik Baskılara Rağmen İslam’a Davet Etmeye Devam Ediyorlar!

Haber:

10 Temmuz’da Memorial İnsan Hakları Merkezi, siyasi mahkûmların listelerini yayınladı. Listede 333 kişi var: Bunlardan 270‘i din veya din mensubu olma özgürlüğü hakkını kullanmaktan dolayı cezaevinde yatarken 63’ü de diğer siyasi nedenlerden dolayı yatmaktadır.

Yorum:

Rusya’nın mücrim gücü, defalarca İslam’a ve Müslümanlara olan nefretini kanıtladı ve Müslümanlara karşı gerek topraklarında gerekse dışarıda vahşi bir savaş açtı. Nitekim İnsan hakları örgütlerinin açıklamaları bu hususları bir kez daha teyit etmektedir.

Covid-19 salgınının ülke üzerine çöreklendiği bir dönemde insanlar hastalanıyorlar, ölüyorlar ve insanlar bu hastalık korkusu ve hükümetin empoze ettiği karantina nedeniyle evlerinde kalıyorlar ancak hükümet muhlis davet taşıyıcılarına zulmetmeye devam ediyor. Örneğin Kırım’daki Müslümanlara yönelik düzenli olarak arama ve tutuklama yürütülmekte ve Rusya’nın diğer bölgelerinde yargılama kararları yayınlanmaktadır. 

Rusya’daki siyasi mahkûmların yarısından fazlası Hizb-ut Tahrir gençleridir. Şimdiye kadar Memorial İnsan Hakları Merkezi’nin listelerinde siyasi mahkûm olarak siyasi Hizb-ut Tahrir mensubu suçlamasıyla zulme maruz kalan 192 Müslümanın olduğu belirtilmiştir. Son zamanlarda diğer 10 gencin isimleri de listelere dahil edilmiştir. Nitekim Saint Petersburg’daki 10 Müslümanın isimleri şöyledir: Kerim İbrahimov, İlder Ramazanov, Magomed Ahimov, İslam Ahmedov, Artur Ahmedov, İlder Mahmudov, Mirzubarut Mirzoşaribov, Farhud Nurmatov, Maksim Tesfitakov ve Aziz Yusufov.  Moskova’daki 3 Müslümanın isimleri şöyledir: Hatemzon Kerimov, Altinmok Oulu ve Abdu Kamulov.  İşgal altındaki Kırım’da bulunan 6 Müslümanın isimleri şöyledir: Ekremzon Abdullah, Ayder Deşaparov, Nematzon Izruyilov, Rıza Omarov, İnver Omarov ve İnver Sitsamanov.

  Aslında Hizb-ut Tahrir Rusya’da Hilafet’i kurmak için çalışmamasına ve iktidar için mücadele etmemesine rağmen gençlere uzun hapis cezaları verilmekte, akrabalarına ve arkadaşlarına zulmedilmekte ve mahkemeler resmi olarak sistematik ihlallerde bulunmaktadır. Hatta hükümete muhalif üyelerden oluşan siyasi mahkûmlar bile böyle bir muamele görmüyor ve davet taşıyan Müslümanların maruz kaldıkları zulme maruz kalmıyorlar.  

Rusya’nın mücrim gücünün, kaçınılmaz gelecek korkusuyla tir tir titrediği açıktır. Zira Nübüvvet Minhacı üzere İkinci Raşidi Hilafet kurulduğunda Rusya cürümlerinden dolayı sorgulamaya maruz kalacaktır. İşte İslam’ın ve Raşidi Hilafet Devleti’nin dünya sahnesine dönüş korkusu, bu hükümeti çıldırtıyor. Dolayısıyla bu çılgın eylemleriyle İslam’ın ve Müslümanların geri dönüşünü ertelemeye çalışıyor. Ancak tüm girişimleri başarısız olacaktır. Zira Hizb-ut Tahrir gençlerinin tüm baskılara rağmen İslami hayatı yeniden başlatmak için davetlerine devam ettiklerini görüyoruz.  

19 veya 24 yıl hapis cezası bile Rusya’daki Müslümanlarını korkutmuyor. Zira mücrim otoriteler tarafından zulüm göreceklerini bile bile Allah Subhanehu ve Teala’nın bizlere vadettiği ve Nebimiz Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in müjdelediği Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafet Devleti’ni kurmak için Hizb-ut Tahrir ile birlikte çalışmaya devam ediyorlar: تَكُونُ النُّبُوَّةُ فِيكُمْ مَا شَاءَ اللَّهُ أَنْ تَكُونَ ثُمَّ يَرْفَعُهَا إِذَا شَاءَ أَنْ يَرْفَعَهَا ثُمَّ تَكُونُ خِلَافَةٌ عَلَى مِنْهَاجِ النُّبُوَّةِ فَتَكُونُ مَا شَاءَ اللَّهُ أَنْ تَكُونَ ثُمَّ يَرْفَعُهَا إِذَا شَاءَ اللَّهُ أَنْ يَرْفَعَهَا ثُمَّ تَكُونُ مُلْكاً عَاضّاً فَيَكُونُ مَا شَاءَ اللَّهُ أَنْ يَكُونَ ثُمَّ يَرْفَعُهَا إِذَا شَاءَ أَنْ يَرْفَعَهَا ثُمَّ تَكُونُ مُلْكاً جَبْرِيَّةً فَتَكُونُ مَا شَاءَ اللَّهُ أَنْ تَكُونَ ثُمَّ يَرْفَعُهَا إِذَا شَاءَ أَنْ يَرْفَعَهَا ثُمَّ تَكُونُ خِلَافَةً عَلَى مِنْهَاجِ النُّبُوَّةِ ثُمَّ سَكَتَ “Allah’ın olmasını dilediği kadar aranızda nübüvvet olacak, sonra kaldırmayı dilediğinde Allah onu kaldıracaktır. Sonra nübüvvet minhacı üzere [Râşidî] Hilâfet olacaktır. Böylece Allah’ın olmasını dilediği kadar olacak, sonra kaldırmayı dilediğinde onu da kaldıracaktır. Sonra ısırıcı meliklik olacaktır. Böylece Allah’ın olmasını dilediği kadar olacak, sonra kaldırmayı dilediğinde Allah onu da kaldıracaktır. Sonra zorba diktatörlük olacaktır. Böylece Allah’ın olmasını dilediği kadar olacak, sonra kaldırmayı dilediğinde onu da kaldıracaktır. Sonra (yeniden) nübüvvet minhacı üzere [Râşidî] Hilâfet olacaktır. Sonra sustu.” [Ahmed rivayet etti.]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Eldar Hamzin

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER