- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Darüsselam’da Su Kıtlığı Krizi!
Haber:
14 Aralık 2025 Pazar günü Darüsselam Su Temini ve Sanitasyon Kurumu, şehre su temini için bir zaman çizelgesi yayınladı.Bazı bölgelerde, yerel satıcılardan alınan 20 litrelik plastik bidonun fiyatı, normal fiyatın beş katı olan 1.000 Şiline kadar çıktı.
Yorum:
Sözde bağımsızlığını kazanmasından bu yana genel olarak Tanzanya, özel olarak da Darüsselam şehri, 24 saat kesintisiz su teminine tanık olmamıştır. Örneğin 2021, 2022 ve 2024 yıllarında şehir, ciddi su temini kıtlığı yaşamıştır. Hükümetin açıklamasına göre mevcut kıtlığın nedeni, yağışların gecikmesi nedeniyle Ruvu santralindeki üretimin keskin bir şekilde düşmesinin bir sonucudur.
Tanzanya'daki su krizi, neredeyse her yıl farklı şiddet derecelerinde tekrarlanan bir krizdir.Bu kriz, düzensiz su temini nedeniyle insanların yaşamlarını etkilemektedir; zira şehrin birçok bölgesinde felaketler yaşanmakta, satıcılardan su satın almak fahiş maliyetlere mal olmakta ve bazen insanlar su ihtiyaçlarını karşılamak için gece geç saatlere kadar beklemek zorunda kalmaktadırlar.
Tanzanya'nın bol su kaynaklarına sahip olmasına rağmen su kıtlığı krizi yaşaması utanç verici bir durumdur.Zira Tanzanya'da, Victoria, Tanganyika ve Nyasa gibi büyük göller ve Rufiji, Pangani, Wami, Ruvuma, Mara, Kagera ve Gombe gibi çok sayıda nehirler bulunmaktadır. Hint Okyanusu, yeraltı suları, bataklıklar ve yağmur sularından bahsetmiyorum bile.
Tüm bunların ötesinde Tanzanya, eskiyen borular ve sürekli sızıntılar gibi diğer faktörlerden de muzdarip olup bu durum su altyapısını kötü bir duruma getirmiş, bu da sızıntılar nedeniyle sağlanan suyun %37 ila %49'unun kaybına yol açmıştır.Bu da elde edilen suyun neredeyse yarısının boşa gittiği anlamına gelmektedir. Eğer sadece heder edilen sular geri elde edilebilmiş olsaydı, su temini şu anda olduğundan daha iyi olurdu.
Kapitalist sistemler halklarına işte böyle muamele ediyorlar; zira bu sistemler, su gibi temel hayatta kalma ihtiyaçları söz konusu olduğunda bile halklarını ve onların işlerini gerçek anlamda umursamıyorlar.
Sorumluluk ve insanlara adil bir şekilde hizmet etme konuları, kapitalizmde gerçeklikten çok ama çok uzaktır;çünkü bu ideolojinin ve siyasi sisteminin temelinde, sadece kişisel çıkarlar söz konusudur. Bu nedenle bu ideolojinin kapsamına giren tüm politikacıların ve kamu görevlilerinin tek bir hedefi vardır ki o da kendilerini, ailelerini ve arkadaşlarını zenginleştirmek olup insanların sorunlarını çözmekle asla ilgilenmemektedirler. Bu yüzden siyasetçileri siyasi görevlere sevk eden şey, halka hizmet etme ve sorunlarını çözme arzusu değil, kişisel çıkarlarıdır.
Öte yandan İslam'da Hilafet Devleti’nin rolü, insanlara hizmet etmek ve en büyük öncelikleri ise hayatta kalmaları için tüm insanlar için gerekli olan temel ihtiyaçların karşılanmasını sağlamaktır. Bu yüzden herkesin hizmetlere erişimini kolaylaştırmak için, ana su kaynaklarının veya diğer kamu mülkiyetlerinin özelleştirilmesi yasaklanmıştır.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Said Bitumva - Tanzanya



