- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt

بسم الله الرحمن الرحيم
Haber - Yorum
Amerika Giderek Daha Fazla Cephede Kendi Kendini Yemeye Devam Ederken Felç Oluyor!
Haber:
22 Mayıs'ta Fox News, “Trump yönetimi Harvard Üniversitesi'ndeki öğrenci vize programını sonlandırıyor” başlıklı bir haber yayınladı. Makalede, Eğitim Bakanı Kristi Noem'in şu ifadeleri yer aldı: "Bu yönetim, Harvard Üniversitesi'ni kampüsünde şiddeti, antisemitizmi ve Çin Komünist Partisi ile koordinasyonu teşvik etmekten sorumlu tutuyor.Milyarlarca Dolarlık bağışlarını desteklemek amacıyla Harvard'ın doğru olanı yapmak için birçok fırsatı vardı ancak bunları reddetti. Yasalara bağlı kalmamasının sonucunda öğrenci ve ziyaretçi değişim programının akreditasyonunu kaybetti.Bu, ülke çapındaki tüm üniversiteler ve akademik kurumlar için bir uyarı mesabesinde olsun... Üniversitelerin yabancı öğrencileri kaydetmesi ve onların daha yüksek öğrenim ücretlerinden yararlanması ayrıcalık olup bir hak değildir.”
Yorum:
Bu ciddi bir uyarıdır; çünkü Ivy League üniversiteleri (Amerika Birleşik Devletleri'nin kuzeydoğusunda yer alan sekiz özel üniversite grubunu ifade eder) arasında yer alan bu saygın üniversite, önümüzdeki akademik yılda hiçbir yabancı öğrenci kabul etmeyebilir. Hatta şu anda kayıtlı olan öğrenciler bile, yeni akademik yıl başlamadan önce başka bir üniversiteye geçmezlerse, ABD'de kalma haklarını kaybedecekler!Eğitim Bakanı, bu kararın gerekçelerini üniversiteye gönderdiği bir mektupta şöyle açıkladı: “İç Güvenlik Bakanlığı'na ilgili bilgileri sağlamak için yapılan birçok talebi açıkça reddetmeniz, Yahudi öğrencilere yönelik güvensiz ve düşmanca bir üniversite ortamının devam etmesi, Hamas'ı destekleyen söylemlerin yayılması ve “çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık” temelinde ırkçı politikaların uygulanması nedeniyle, bu ayrıcalığı kaybetmiş bulunmaktasınız.” Harvard Üniversitesi, Trump'ın kararının anayasaya aykırı olduğunu iddia eden bir dava açtı ve bir federal yargıç, davanın karara bağlanana kadar vize yasağını askıya aldı. Ancak İç Güvenlik Bakanlığı, şu yanıtı verdi: “Bugünkü karar adaleti geciktiriyor ve başkanının anayasal yetkilerini engellemeye çalışıyor.” Trump yönetimi, “öğrenci vize sistemimizi yeniden gözden geçirmeyi taahhüt ediyoruz ve daha yüksek bir mahkemenin bu konuda bizi haklı bulmasını bekliyoruz. Hukuk, gerçekler ve mantık bizim tarafımızda” eklemesinde bulundu.Buna ek olarak Trump, üniversitenin vergi muafiyet statüsünü kaldırmaya çalışıyor; bu ise geçen ay Harvard Üniversitesi'nin 2,2 milyar Dolarlık federal fonunun dondurulmasının ardından mali baskıyı daha da artıracaktır.Trump yönetiminin siyasi amaçlarla yükseköğrenime yönelik son saldırısını kınayan Amerikan Üniversiteler Birliği Başkanı Barbara R. Snyder, şunları söyledi: “Bu benzeri görülmemiş karar, enerjisi ve yaratıcılığıyla ülkemize büyük fayda sağlayan yetenekli öğrencilerin hayatlarını ve eğitimlerini acımasız ve haksız bir şekilde sekteye uğratacaktır. Sonuçta, ülkemizin geleceği – bilim ve inovasyondaki liderliği ve refahı – bu haksız hatadan dolayı tehlike altındadır.”
Trump yönetiminin Harvard Üniversitesi'ne yönelik gerçekleştirdiği bu saldırılar, Üniversitelerin siyasi kontrolden güçlü bağımsızlıklarını geri çekmek için onlara karşı yürütülen daha geniş çaplı kampanyanın bir parçasıdır.Trump'ın ona yönelik saldırıları, 1950'lerde şüpheli komünistlere yönelik McCarthyist tasfiye operasyonlarından bu yana eşi benzeri görülmemiş bir durumdur.Ancak o zamanlar tehdit, ABD'nin gerçek rakibi olan ve tüm dünyada kapitalizm ideolojisine karşı çıkan Sovyetler Birliği gibi süper bir güçtü!O halde Trump'ı bu kadar saldırgan olmaya sevk eden yeni büyük tehdit nedir?ABD Eğitim Bakanı'nın da şu şekilde söylediği gibidir: “Bu yönetim, Harvard Üniversitesi'ni kampüsünde şiddeti, antisemitizmi ve Çin Komünist Partisi ile koordinasyonu teşvik etmekten sorumlu tutuyor.”Peki bu iddiaların herhangi bir doğruluk temeli var mıdır?
Elbette Siyonist (Yahudi ve daha da önemlisi Evanjelik Hristiyan) baskı grupları ve Miriam Adelson'ın Trump'a sağladığı büyük maddi destek, Trump'ı Amerikan üniversite kampüslerinde gerçekleşen Gazze'deki soykırıma karşı yapılan protestolar hakkında daha sert önlemler almaya sevk etmiştir; peki ya Çin?Amerikan üniversitelerine sağlanan yabancı finansman her zaman şüphe uyandırmış ve geçen on yıl boyunca Çin'in Amerikan kurumlarıyla kurduğu mali ilişkiler yoluyla siyasi nüfuz kazanma çabaları zaman zaman gündeme gelmiştir. Nitekim Harvard Üniversitesi eski profesörü Charles Lieber, 2021 yılında Çin ile bağlantıları konusunda yalan söylediği gerekçesiyle suçlu bulunmuştu. Bu yüzden Hudson Enstitüsü 2023 yılında “Çin Komünist Partisi’nin Üniversite Kampüslerindeki Kampanyası” başlıklı bir rapor yayınlamıştır. Bu anlaşmazlık noktalarına bakmaksızın Harvard Üniversitesi ve diğer birçok üniversiteye karşı yürütülen kampanya, aslında şu anda Amerika'yı yiyip bitiren daha geniş bir iç savaşın sadece bir parçasıdır; bu yüzden Trump, "Amerika'yı Yeniden Harika Yap" programına karşı çıkan siyasi muhalefetin derin devlet etkisini, nerede olursa olsun yok etmeye çalışıyor.Bundan dolayı da federal devlet kurumlarına ve bunların finansmanına yönelik saldırıları gerçekleşmiş olup bu saldırılar, Ocak ayında Elon Musk başkanlığında kurulan Devlet Verimliliği Bakanlığı tarafından yönetilmektedir.
Hükümet daireleri, Kongre'deki yasama organları ve hükümet ve eyalet düzeyindeki mahkemelerdeki bu güç çatışmasının kapsamı genişleyerek yükseköğretimi de kapsamıştır; peki bu çatışmanın sonunu ve sonuçlarını belirleme yetkisine sahip olan kimdir?
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Dr. Abdullah Rubin