Cumartesi, 02 Rebiu’s Sânî 1446 | 2024/10/05
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü

بسم الله الرحمن الرحيم

-Basın Açıklaması- Avustralya Halkına Açık Bir Mektup Afganistan Duvarları Çığlık Atıyor: Avustralya Ordusunun Geri Çekilmesi ve Savaşın Sona Erdirilmesi İçin Karar Vericileri Hesaba Çekiniz

Afganistan'dan aralıksız gelen haberlerin en sonuncusu, bu hafta orada görev yapan Avustralya askerlerinden ikisinin öldürülmesi oldu. Dolayısıyla askerlerin geri çekilmesi ve Avustralya'nın Afganistan işgaline katılımını sona erdirmesi zorunluluğu her zamankinden daha belirgin bir hale geldi.

Artık gerçeklerle karşı karşıya gelmenin zamanı gelmiştir:

Hala başarısızlık yankıları süren Afganistan savaşı, uzun ve zorlu on yıldır devam eden ve ancak ufukta ucu açık olan bir savaştır. Bu savaşta, koalisyon güçlerinden 2500 asker öldürülmüş ve Avustralya'nın bilançosu ise 26'ya ulaşmıştır. Dolayısıyla 26 kişi ve 26 aile parçalanmış ve sonsuz sevdiği kişilerle birlikte travma geçirmiştir... Peki hangi amaç için?

Savaşın, Afganistan halkı üzerindeki etkisine gelince; hikaye çok korkunç olup kelimelerle ifade edilemeyecek kadar insanlık trajedisi olan bir hikayedir. Zira bu savaşta, sadece rakamlarla muamele edilen ve bu savaşı idare eden kişiler tarafından "arızi kayıp" adı altında özetlenen sayısız masum insan ölmüştür. Dolayısıyla onlar da aynen ailesi ve sevdikleri olan insanlar gibi bir insandı. Ancak onların sayıları yirmilerde hatta yüzlerde kalmamış bilakis binlere ulaşmıştır.

Nitekim Avustralya'daki akşam yemeği masalarında, 26 boş sandalyenin olduğu bir zamanda Afganistan'daki masalarda binlerce boş sandalye bulunmaktadır. Şimdi bu korkunç gerçek, durup uzunca düşünmeyi gerektirmektedir.

Bu savaşın devam etmesi halinde sonuç önceden bellidir: Zira daha fazla asker ve Afgan siviller ölecektir. Buda kinin, kısır döngü içerisindeki intikam duygularının artması ve ufukta arzulanan her hangi bir sonun olmamasıyla sonuçlanacaktır. Çünkü bu savaş, işgalci koalisyon güçleri açısından kaybedilmiş ve kazananı olmayacak olan bir savaştır. Nitekim koalisyon güçlerinin kontrolü dışındaki bölgelerin büyük çoğunluğu da işgalden on yıl sonra aynı durumdadır. Ne yani Avustralya başbakanının geçen yıl işaret ettiği gibi iki veya üç yada hatta on yıllar sonrasını bekleyebilir miyiz?

Geçen yılların Avustralya politikacılarının kararlarını etkilediği, daha temkinli ve ihtiyatlı oldukları görülmüyor mu? O halde niçin böyle yapıyorlar? Hala defalarca aynı tecrübeyi tekrarlıyorlar. Zira 2002 yılında ilk Avustralya askerinin öldürülmesinden geçen haftaki son olaya kadar, politikacılar hiç sakinliklerini bozmadan, hiçbir haklı yanı olmayan şeyleri haklı çıkarmak için ulusal duyguları ve meyilleri istismar ederek yine aynı mesajı tekrarladılar.

Herhangi tarafsız bir gözlemci için açıktır ki Avustralyalı yetkililer, Amerikan planlarının fantezilerini karışı karşına adımı adımına izlemektedirler. Dolayısıyla onlar, ister ilk olarak George Bush'a yardım etmek için yarıştıkları sırada olsun isterse şu anda olduğu gibi Obama yönetimini körü körüne takip etmelerinde olsun Avustralya insanlarını ve kaynaklarını, siyasî ve ekonomik olarak Amerika'nın çıkarlarını gerçekleştirmek için istihdam etmektedirler. Aslında bu savaş, bir Amerikan savaşıdır ve bu savaştan Avustralya'ya düşecek olan, uğrunda dökülen kanları hak etmeyen kırıntılardan başka bir şey olmayacaktır.

Avustralya hükümeti ve muhalefet olmak üzere her ikisinin Afganistan savaşı ile ilgili olarak, 2001 yılının başlangıcında Afganistan saldırısına dönük ilan edilen maksadın 11 Eylül saldırılarının intikamı olduğunu söylemeleri doğrudur. Ancak bir on yılın ardından şu anda bu maksat tamamen değişti ve bu saldırının, zulüm görenlerde dahil Afganistan'daki kadınları kurtarmak ve aynı şekilde Avustralya'nın ulusal güvenliğini güçlendirmek için olduğunu iddia eder oldular! Görünen o ki politikacılar, Afganistan'ın Avustralya'dan on binlerce kilometre uzak olduğunu, vergi mükelleflerinin paralarından Afganistan için kullandığı ve dünyanın tanık olduğu zor ekonomik şartlar altında ihtiyaçlarını gidermek için mücadele eden binlerce Avustralyalı aileye yardım etmek için yerel olarak harcamaya başladığı yüz milyonları unutmuşlardır.

Bu savaş için konulan maksatları ve ondaki değişikliklerin hızını hesaba katmadan hiçbir şey gerçekleştirilemez. Bilakis aksine Avustralya da dahil dünyanın, "Terörle Mücadele'nin" başlamasından bu yana daha az güvenli bir hale geldiğini görüyoruz.

Bu savaş, "Bagram" havaalanında meydana gelenler, Afganistan'ın köy köy, il il topluca imha edilmesi gibi koalisyon güçleri tarafından sistematik işlenen ihlaller de dahil Afgan halkının nazarında daima topraklarına dönük zalim bir işgal olmuştur. Buna karşılık Avustralya'nın adı, ağırlıklı olarak kötü bir şekilde anılan Amerika'nın adı ile yan yana lekelenmektedir.

Bundan sonra herhangi bir politikacından ümit beklenilmesinde bir hayır yoktur. Politikacıları hesaba çekmeniz ve akıllarını başlarına getirmeniz için artık iş size kalmıştır ey Avustralya halkı! Afganistan duvarlarına kan ile yazılmış açık mesajda şöyle denmiştir: İşgal sona ermeli ve kuvvetler geri çekilmelidir.

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Avustralya


H. 30 Cumâde’s Sânî 1432
M.  Perşembe, 02 Haziran 2011

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER