حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Sudan Vilâyeti
Medya Bürosu
| No: SD-BA-2025-RS-TR-83 |
H. 19 Cumâde’l Ûlâ 1447 M. Pazartesi, 10 Kasım 2025 |
Hükümetin Açıkladığı Yol Haritası da, Dörtlü Grubun Yayınladığı Bildiri de, Bu Savaşın Sürmesi de Hepsi Amerika’nın Darfur’u Koparma Planına Hizmet Ediyor
Sudan’ın Washington Büyükelçisi Muhammed Abdullah İdris, 8 Kasım 2025 Cumartesi günü düzenlediği basın toplantısında, hükümetin belirlediği yol haritasına bağlı olduğunu duyurdu. İdris, bu yol haritasının sonunda uluslararası denetim altında özgür seçimlerin yapılacağını ve halkın bu seçimlerle kendi yöneticilerini belirleyeceğini vurguladı. 14 Eylül 2025 tarihinde Şarku’l Avsat gazetesi, Dışişleri Bakanı Muhyiddin Salim’in bir demecini yayınladı. Haberde Bakan’ın “Hükümetin hazırladığı ve daha önce Birleşmiş Milletler’e sunduğu yol haritasının, ülkede barışın sağlanması yolunda ilerlemenin temel dayanağını temsil ettiğini söylediği belirtildi. Ayrıca Bakanın, yol haritasının Sudan halkının beklenti ve özlemlerini yansıttığını da vurguladığı kaydedildi.”
Peki, Birleşmiş Milletler Genel Sekteri’ne gizlice sunulan bu belge nedir? Ve neden medyaya sızana kadar bu kadar gizli tutuldu?!
Independent Arabia’nın 3 Nisan 2025’te yani belgenin BM Genel Sekreteri’ne 10 Mart 2025’te sunulmasından yaklaşık bir ay sonra yayınladığı bu yol haritasında yer alan en tehlikeli nokta şudur: “Sudan Hükümeti, bu haritayı onaylamakta ve bir ateşkesi mümkün görmektedir. Ancak bu ateşkes, Milis güçlerinin Hartum Eyaleti, Kordofan ve El-Faşir bölgelerinden derhal ve eksiksiz bir şekilde çekilmesini, çekilen bu güçlerin en fazla on gün içinde, milislerin varlığını kabul edebilecek Darfur eyaletlerinde toplanmasını içermelidir.” Bu açıklama hükümetin, Hızlı Destek Güçleri’nin (HDS) Darfur Bölgesi’nde bulunmasına herhangi bir itirazının olmadığı anlamına gelmektedir. Nitekim eski Dışişleri Bakanı Ali Yusuf, daha önce gizli olan bir gerçeği ifşa ettiği gerekçesiyle görevden alınmıştır. Bakan, o dönem basına verdiği demeçlerde şunları söylemişti: HDG’nin geri çekilmesi, aslında önceden mutabakata varılmış bir anlaşmanın neticesidir. Ya savaşa devam edilerek askeri bir sonuca ulaşılacak ve mağlup taraf teslim olacaktı; ya da HDG’ye sunulan girişim hayata geçirilecekti. Bu girişim HDG’yi memnuniyetle kabul edecek olan belirli bölgelere, özellikle de kabile tabanının bulunduğu alanlara geri çekilmesiyle başlayacaktı. (18.04.2025 Arapça Sky News] Hiç şüphe yok ki, hem bu yol haritasında yer alan maddeler hem de eski Dışişleri Bakanı’nın itiraf niteliğindeki ifadeleri, Darfur’u Hızlı Destek Güçleri’nin kabile havzası olarak kabul etmesi ve Darfur üzerinde hak sahibi olduklarını tanıması nedeniyle ülkenin birlik ve bütünlüğünü tehdit etmektedir. Bu tanıma, Darfur’u Sudan’dan koparmaya yönelik son derece ciddi ve pratik bir adımın yasallaştırılması anlamına gelmektedir!
Hizb-ut Tahrir / Sudan Vilayeti olarak biz, sömürgeci kafir Batı’nın’ komploları ve özellikle de tıpkı şu an yaşananlara çok benzer bir planla Güney Sudan’ı ayıran Amerika’nın planları ile uyum içinde hareket edilmesi konusunda uyarılarda bulunduk ve bulunmaya da devam edeceğiz. Amerika öncülüğündeki Dörtlü Grubun Sudan ordusu ile Hızlı Destek Güçleri’ni eşit düzeyde tutmasının amacının, iki tarafı iki ayrı varlık arasında uzlaşmacı bir çözüm temelinde müzakerelere yönlendirmek ve nihayetinde Darfur’un ayrılmasıyla sonuçlanacak şekilde her iki taraftan da tavizler koparmak olduğunu açıkladık. Ayrıca mevcut temelde sürdürülen savaş, savaşı sona erdirmek yerine yalnızca çatışmanın süresini uzatmakta, Hızlı Destek Güçleri’nin genişlemesine, ek ikmal hatları açmasına ve kontrolü ele geçirmesine yol açmaktadır. Askeri komuta kademesi hem muharebe operasyonlarını yürütmekte hem de müzakere perspektifini gözetmekte olup, bu yüzden Amerika Birleşik Devletleri’nin özel elçisi Mosaad Boulos’un girişimlerine sürekli olumlu yaklaşmaktadır.
Sonuç olarak, hükümetin yol haritası, Dörtlü Grubu’un bildirisi ve savaşın mevcut esaslarda sürdürülmesi, nihai olarak Amerika’nın Darfur’u Sudan’dan koparma hedefiyle örtüşmektedir; Biz bu delikten daha önce de ısırıldık! Bu tuzağı daha önce güneyde gördük: önce yıpratma savaşı, gelgitli çatışmalar ve sonra da müzakereler. Bunlar, sömürgeci kafirin ülkemizi bölme hedeflerini hayata geçirdiği üsluplardır. Savaş ile müzakereler arasındaki süreçte de eli uzun dili uzun herkes iç işlerimize karışmaktadır!
Bu durumdan çıkış yolu, hayatımızdan ve ihtilaflarımızın çözümünden dışladığımız Yüce İslam ideolojisinde yatmaktadır. İslam ideolojisini hayatımızdan uzaklaştırınca sömürgeci kâfirin ekmeğine yağ süren sahte bir ikileme mahkûm olduk!
Ey Sudan halkı! Ey askerler! Ey siviller! Hayatınızın gidişatını düzeltmekle işe başlayın ve hayatınızı Nübüvvet metodu üzere Hilâfet esası üzerine yeniden oturtun. İslam’ı anlaşmazlıklarınızın ve çekişmelerinizin çözümünün tek temeli yapın. İslam hukukuna göre devlete silah çekenlerden, şikayetlerinin dinlenmesi için silahlarını bırakması istenir. Eğer bırakmazlarsa, bırakana kadar onlarla savaşılır. Uzlaşmacı bir orta yol temelinde devlet ile tebaası arasına bir aracının girmesine asla izin verilmez. Hele ki bu arabuluculuk taslayan, bizzat bu savaşı yakan, Güney Sudan’da olduğu gibi arabuluculuğunun ne kadar zehirli olduğunu bildiğimiz sömürgeci kâfir düşmanın ta kendisiyse, bu asla kabul edilemez!
İçinizde hiç aklı başında bir adam yok mu? Mümin, bir delikten iki defa ısırılmaz. Hal böyleyken, siz Amerika’nın sizi aynı delikten bir kez daha ısırmasına izin mi vereceksiniz?
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اسْتَجِيبُوا للهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْيِيكُمْ“Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah ve Rasûlü’ne icabet edin.” [Enfal 24]
| حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Sudan Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi 21 October Street, Imarat al-Vaqf, Ground Floor, East Khartum / Sudan Telefon: +(249) 0912 24 01 43 – 0912 37 77 07 http://www.hizb-sudan.org/ |
E-Mail: spokman_sd@dbzmail.com |



