Perşembe, 08 Cumade’l Ûlâ 1447 | 2025/10/30
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu

No: PK-BA-2025-MB-TR-35 H. 5 Cumâde’l Ûlâ 1447
M. Pazartesi, 27 Ekim 2025

Trump’ın Uşağı Pakistan Yöneticileri, Filistin’in Peşkeş Çekilmesini Güvence Altına Almak İçin Hizb-ut Tahrir Gençlerini Kaçırıyor!

Trump’ın gözde mareşali olarak nitelendirilen Asım Münir, Hizb-ut Tahrir / Pakistan Vilayeti’nin yürüttüğü ve Pakistan ordusunun Filistin’in kurtuluşu için derhal harekete geçirilmesi gerektiğini söylediği görkemli kampanyaya zorbalıkla yanıt verdi Asım Münir’in haydutları Lahor, Karaçi ve Peşaver’de ikamet eden beş avukatı kaçırdılar ve nereye götürdükleri hala bilinmiyor. Asım Münir’in bu zorbalığı ve baskıcı tutum hiç de şaşırtıcı değil! Zira Gazze, Keşmir, Afganistan ya da Pakistan’ın zenginlikleri gibi hiçbir konuda Trump’ın talimatları dışında hareket edemez, hatta aksini bile düşünemez. Bu yaklaşım, Trump’ın Abraham Anlaşmaları uyarınca, Mübarek Toprak Filistin’in Yahudi varlığına peşkeş çekilmesine direnen herkesin zorbalıkla ezilmesini öngörüyor. İşte bu yüzden Asım Münir, Hizb-ut Tahrir’e karşı seferber olmuş durumda. Nitekim Ürdün ve Lübnan’da olduğu gibi sömürgeciliğin İslam dünyasındaki diğer ajanları da seferber olmuş durumdalar.

Ey Pakistan Müslümanları! Ey pak toprağın evlatları! Hizb-ut Tahrir gençleri olarak biz, Allah’ın izniyle İslam davetini asla terk etmeyeceğimize dair size söz veriyoruz. Pakistan’da çeyrek asırdır Müşerref’ten Asım Münir’e dek nice tağutlarla mücadele ettik; nice zulüm, tutuklama, işkence ve kaçırılma suçlarına göğüs gerdik. Bizler,

أَيُّهَا النَّاسُ، قُولُوا، لا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ تُفْلِحُوا“Ey insanlar! Lâ ilâhe illâllah deyin ki kurtuluşa eresiniz” davetini ilettikten hemen sonra Ebû Leheb’in attığı taşlarla ayak bilekleri kanlar içinde kalan Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in sabrını örnek alıyoruz. Bizler, gözleri önünde ebeveyninin şehadetine tanıklık eden ve Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in haklarında

صَبْراً آلَ ياسر فإنَّ مَوْعِدَكُم الجَنَّة“Sabredin ey Yâsir ailesi, şüphesiz size vaat edilen yer Cennet’tir” buyurduğu Yâsir’in o yüce sabrını örnek alıyoruz. Bizler, ceberut saltanattan, zulüm ve baskı yönetiminden sonra Nübüvvet metodu üzere Hilafetin geleceğine inanıyoruz. O yüzden bize yaptıklarınız vız gelip tırıs gider. Ahmed Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:

ثُمَّ تَكُونُ مُلْكاً جَبْرِيَّةً فَتَكُونُ مَا شَاءَ اللهُ أَنْ تَكُونَ ثُمَّ يَرْفَعُهَا إِذَا شَاءَ أَنْ يَرْفَعَهَا ثُمَّ تَكُونُ خِلَافَةً عَلَى مِنْهَاجِ النُّبُوَّةِ ثُمَّ سَكَتَ“Daha sonra ceberut bir saltanat olacaktır. O da Allah’ın dilediği kadar devam edecektir. Ardından Allah dilediği zaman onu ortadan kaldıracaktır. Sonra, nübüvvet metodu üzere Hilafet olacaktır. Sonra da sustu” Müslümanları zaferden önce imtihan etmek, kuşkusuz Allah’ın değişmez yasasıdır. O halde, zalimlerin karşısında hakkın sözünü yükseltmek için bizimle beraber, yanımızda, arkamızda ve önümüzde durun!

Ey Pakistan silahlı kuvvetlerinin subayları! Bildiğiniz gibi Hizb-ut Tahrir, İslam dünyasında yetmiş yılı aşkın süredir gördüğü tüm zulümlere rağmen silahlı mücadeleye asla başvurmamıştır. Hizb-ut Tahrir, Mekke’de kendini yalnızca davet ile sınırlayan ve Hicret edinceye kadar hiçbir maddi eyleme girişmeyen Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in metoduna harfiyen uymaktadır. Nitekim İkinci Akabe Biatı’nda Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem, savaşmak için izin isteyenlere,

لَمْ نُؤْمَرْ بـِذَلِكَ “Biz henüz bununla emrolunmadık” diye cevap vermiştir.

İmdi, Hizb-ut Tahrir gençleri olarak bizler, silah taşımıyor olsak da, sizden, ey güç ve kuvvet ehli, Nübüvvet metodu üzere Hilafet’i yeniden ikame etmek için bize nusret vermenizi talep ediyoruz! Bu talebimiz, Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in metoduna birebir uygundur. Zira bildiğiniz gibi Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem bizzat savaş ve güç ehli olanlarla (kabile liderleriyle) görüşmüş ve onlardan dinin ikamesi için nusret talep etmiştir. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem, görüştüğü kabilelerde güç ve kuvveti ehlinin olup olmadığını araştırmış, bunun için görüştüğü kimselere

فَهَلْ عِنْدَ قَوْمِكَ مِنْ مَنَعَةٍ؟ “Sizin kavminizin [bizi koruyacak] bir gücü var mı?” diye sormuştur. Bu minvalde Kelboğulları, Hanifeoğulları, Amir bin Sa’saaoğulları, Kindeoğulları ve Şeybanoğulları dâhil olmak üzere nice kabilelerle görüşmüştür. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem, Allah Celle Celaluhu zafer nasip edinceye kadar bu metot üzerinde sabır ve sebat etmiştir. Ensar’ın nusret vermesiyle de Medine’de İslam Devletini kurmuştur. İşte bu yüzden, yüz yüze kaldığımız onca zulme rağmen, yeniden Allah’ın indirdikleriyle hükmetmek için sabırla sizden nusret talep etmeye devam edeceğiz! Siz ise, verdiğiniz cevaba dikkat edin! Aksi halde Kıyamet Günü Rabbinizin huzurunda aleyhinize şahitlik edeceğimizi de bilin!

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
P.O. Box 1924, Lahore / Pakistan
Telefon: +(92) 345–428–7323 / +(92) 333–561–3813
https://bit.ly/3hNz70q
Fax: +(92) 21–520–6479
E-Mail: spokesman@hizb-ut-tahrir.com.pk

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER